TARİHÇE
Kars, tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmış önemli bir yerleşim yeridir. Antik çağlardan itibaren yerleşim gören şehir, Urartu, Med, Pers, Roma, Bizans ve Osmanlı İmparatorluğu gibi çeşitli uygarlıkların izlerini taşımaktadır. Kars, 16. yüzyılda Osmanlı topraklarına katılmış ve önemli bir merkez haline gelmiştir. Şehir, 1878’de Rusya’nın eline geçmiş, ardından 1920 yılında Türkiye Cumhuriyeti'ne katılmıştır. Tarihi boyunca çeşitli çatışmalara sahne olan Kars, kültürel zenginliği ve tarihi yapılarıyla dikkat çekmektedir.
COĞRAFYA ve İKLİM
Kars, Türkiye'nin Doğu Anadolu Bölgesi’nde yer almakta olup, kuzeyde Ardahan, batıda Erzurum ve güneyde Ağrı ve Iğdır illeriyle komşudur. Ermenistan ile sınır komşusu olan şehir, yüksek platolar ve dağlarla çevrilidir. Kars, sert bir kara iklimine sahiptir; kışlar soğuk ve kar yağışlı, yazlar ise serin geçmektedir. Kars’ın doğal güzellikleri arasında geniş meralar, dağlar ve göller bulunmaktadır.
KÜLTÜR ve SANAT
Kars, tarihi ve kültürel zenginliği ile öne çıkar. Şehirde birçok etnik grup yaşamaktadır. Bu çeşitlilik, Kars’ın kültürel yapısını zenginleştirmiştir. Kars'ta geleneksel müzik, halk oyunları ve el sanatları gibi etkinlikler yaygındır. Ayrıca, Kars’ta yapılan "Uluslararası Kars Kültür Günleri" ve "Kars Kafkas Kültürleri Festivali" gibi etkinlikler, şehrin kültürel yaşamını canlandırmaktadır.